Kayıtlar

Haziran, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Babalar günü...

Resim
Bugün yetim bir sabaha uyanışımın 77.günü ve sensiz ilk babalar günü... Saat bir taş değirmen gibi ağır ağır ilerliyor, zaman yokluğunu öğütüp bir kez daha dolduruyor avuçlarıma. Ve ben hergün senden uzak diyarlarda, her yanı seninle dolu, bu koca boşluğun altında kalıyorum. Takvimi elime alıyor nisan ayı sayfasını koparıp uzun uzun bakıyorum güz doğurmuş bahar suretli bu aya... Sanki sayfa takvimden ayrılmamışta ben mevsimden silinmişim gibi hissediyorum. Sen nisan!! Ağaçların yapraklarını döktüğü, çiçeklerin boyun büktüğü hangi eylül, hangi ekim, hangi dondurucu şubat... senin kadar hüzün dağıtmıştır gönlüme! Diye sessizce konuşuyorum elimdeki takvim yaprağıyla. Ne kadar süre öyle bakakaldığımı bilmiyorum. Sayfaya damlayan tuzlu gözyaşlarımı silerken nisan'ın ardından çeviriyorum diğer sayfaları ama sensiz geçen bir sonraki ayda nisan ve bir sonraki de... O esnada dışardan gelen sesler çalınıyor kulağıma, babasıyla telefonda konuşan bir kız çocuğunun sesi... yüreğim burkuluyor te

Gelincik mevsimi

Resim
  Bugün günlerden ne? saat mevsimin neresinde bilmiyorum, diye aklımdan geçirirken bir gelincik çiçeği takılıyor gözlerime duvar dibinde. Evet zaman memleketimin tarlalarının gelincik çiçeğiyle dolup taştığı mevsimde. Güneşin bile üzerine doğarken sabırsızlandığı, yanına yatıp baksan uçsuz mavide, tepeye çıkıp baksan yeşil tuvalde yanan alevdir gelincik. Açmak için zamanının gelmesini bekleyen boynu bükük yavruları vardır her daim yanında. Rengindeki asaleti, duruşundaki dirayeti ve toprağından aldığı merhametiyle güzeller güzeli bir annedir gelincik. Memleketimde bu mevsime denk geldiğimde gözlerimi hiç ayırmadan izleyişim canlandı zihnimde, güneşe bile kızardım batarken biraz daha kalsa ne olurdu sanki diye ama mecburdu vedalaşmalıydı günle çünkü akşam başka güzelliklerin doğumu için gelmeliydi. Bende içten içe "inşallah yine geleceğim gözlerime dolan güzelliğini izlemeye" diye veda ederken yorgun anne gelincikte artık dinlenmeye çekilirdi. Durduramazmıyım zamanı Aylarca

Aynı yolun farklı yolcuları

Resim
  İnsan hayatı boyunca bir yolda yürür misali ilerlermiş. Yol, üzerindeki nereye nasıl gider bilmez ama yolcular türlü şekillerde yürürlermiş.  Mesela uçurtmaya benzetirim bazı insanların yaşam yolculuğunu, dağlardan taşlardan bağımsız, engebeden habersiz, dümeni rüzgara teslim etmişçesine rotasız, renklerle bezeli bir ruhun bedene sığmayan hali tavrı vardır onlarda. Sözleri kanatlıdır ve güzergahı bilinmez bir macera için her an hazırdır... Bazen ruhunuza dokunan bir kelam olur, bazen de hüznünüze biraz daha hüzün katar, bazen zamanın akmadığı kasvetli anlarda tebessüm olur, bazen de hayatınıza hiç uğramamışçasına görmezden gelir. Bu sözleri kanatlı, öfkesi savruk, zamanı anlık yaşayan insanlar, tüm dünya onların ardında kalmışçasına ufuktadırlar hep... Sıkıntılar, kaygılar, keşkeler uzaktan seyreder bu uçurtmaların yolculuğunu. Onlar bazen yanınızda en yakınınızda gibi gelir ama aslında çok uzaktadırlar , Bazen de gözden kayboldu sanarsınız ama aslında mesafelerin mesafe koyamaya