Gizemli arkadaşımla yolculuk

İnsana her daim iyi geldiğini düşündüğüm ve vazgeçemediğim bir aktivitedir yürüyüş, bide kulağımda sevdiğim müzikler varsa, dünya ile bağlantımı bir kenara kaldırıp, dört mevsimden etkilenmeden kendi içimde zamanlar arası bir yolculuğa çıkmış gibi oluyorum. Yürüyüşte genellikle sözsüz enstrüman yada yabancı müzik dinlemeyi seviyorum. Bir ara "Ne söylediğini bile anlamadığın bir şarkıyı dinlemek ne kadar keyifli olabilir ki" diye bir yorum almıştım. Oysa ben dilini anlamadığım bir şarkıyı, kendi dilimde özgürce anlamlandırarak dinliyorum, böylece aslında onun ne anlattığını kendim belirliyorum çünkü bazen müzik size sizi söylesin istiyorsunuz.

Tabiki kendi dilimizin ne kadar zengin olduğunu ve bu sebeple her çeşit duygunun kendine yer bulduğu ve eşsiz bestelerle bütünleşebildiği bir müzik kültürüne sahip olduğumuzun farkındayım ve hatta dil zenginliğimizin tartışmaya dâhi açık olmadığını düşünüyorum. 

Fakat kendi iç yolculuğumuzdayken bize o anki ruhsal durumumuzu yada ifade etmek istediğimiz düşüncelerimizi anlatabilecek bütünlükteki bir şarkıya hemen ulaşamayabiliyoruz bu sebeple aslında neyden bahsettiğini anlayamadığım bir şarkıya istediğim duyguyu giydirerek onu beni anlayabilen bir insana dönüştürüyorum. Bestesini duygularımla harmanlıyor, bende uyandırdığı filizleri zihnimde demliyorum ve böylece o bize yabancı olarak duyulan şarkı, bedenim yorulurken ruhumun dinlenebildigi bol oksijenli zaman yolculuğumda bana nefis bir tını ve arkadaş olarak eşlik ediyor.

Aldığım o yorumdan sonra gülümsüyor ve basit gibi görünen bir önyargının bile yaşamaya değer güzellikleri görmemize nasıl engel olabildiğini düşünerek kimsenin göremediği ama bana ne anlattığını çok iyi duyduğum arkadaşımla yürüyüşüme devam ediyorum. 

Her ne şekilde olursa olsun, hayata kısa da olsa biraz nefes molası verebildiğimiz, hepimizin kendine özel ayırdığı kıymetli anlarımızın gönlümüzce olması dileğiyle sağlık, sıhhat ve mutlulukla kalın.